Karda kış tın güneşte yaz, kimi zaman mevsimsiz ayaz. Öyle ustalıkla yuvarlıyordun ki kelimeleri üzerime bana ancak kelime oyunu yapıyorsun demek kalıyordu. İnkar ediyordun, “anlamadığın her cümlemde kelime oyunu var sanıyorsun oysa bu kadar ciddiyken kelimelerle oynamam!” diyordun. Susuyordum. Çünkü gerçekten anlamıyordum. Anlaşılmamayı bazen marifet bildiğini inkar etmiyordun oysa. Gece yarısı çığlıklarla ağlamalarını, bazen deli gibi odanın iki duvarı arasında volta atmalarını, gözünde yaşlarla attığın kahkahaları koyacak yer bulamıyordum.
Anlamamaktan öte bi histi bu kimi zaman, korkuyordum. Beni kırıyorsun dediğin zaman sen kendi kendine kırılıyosun ben kırmıyorum diyişim gibi korkuyordum, sana göre kendi kendime sayılacak bi biçimde. Oysa ben de biliyordum bana sarıldığın zaman, zamanın ötesine düştüğümüzü el ele; ben biliyordum beni kanın, beni canın gibi sevdiğini. İnanmasan bile kendi hislerimden de emindim en az seninkilerden olduğum gibi. Ama işte dedim ya bazen korkuyordum, beni korkutuyordun.
Bi gece uyandım. Bi gecenasıl olduysa uyandım ve sen köpek gibi 4 ayak üstünde başın kapıya dönük kapıyı kokluyordun. Bana baktın, beni gördün ama sen köpek gibi kapıyı kokluyordun. Sana baktım, seni gördüm ama sen hala köpek gibi kapıyı kokluyordun.
“Gelmiş” dedin. “Yakınlara bi yerlere gelmiş hissediyorum. Rüya görüyorum sandım başta ama gerçekten gelmiş olmalı”…
Sana bakıyordum, korkuyordum ama sen hala kapıyı kokluyordun…
DEVAMI...
Anlamamaktan öte bi histi bu kimi zaman, korkuyordum. Beni kırıyorsun dediğin zaman sen kendi kendine kırılıyosun ben kırmıyorum diyişim gibi korkuyordum, sana göre kendi kendime sayılacak bi biçimde. Oysa ben de biliyordum bana sarıldığın zaman, zamanın ötesine düştüğümüzü el ele; ben biliyordum beni kanın, beni canın gibi sevdiğini. İnanmasan bile kendi hislerimden de emindim en az seninkilerden olduğum gibi. Ama işte dedim ya bazen korkuyordum, beni korkutuyordun.
Bi gece uyandım. Bi gecenasıl olduysa uyandım ve sen köpek gibi 4 ayak üstünde başın kapıya dönük kapıyı kokluyordun. Bana baktın, beni gördün ama sen köpek gibi kapıyı kokluyordun. Sana baktım, seni gördüm ama sen hala köpek gibi kapıyı kokluyordun.
“Gelmiş” dedin. “Yakınlara bi yerlere gelmiş hissediyorum. Rüya görüyorum sandım başta ama gerçekten gelmiş olmalı”…
Sana bakıyordum, korkuyordum ama sen hala kapıyı kokluyordun…